1950'li yıllarda şehir Buenos Aires'in milangolarında yaygın olan tangoyu dans etme stilini tanımlamak için 'Milonguero stili tango' terimi 1990'ların başında uyduruldu.
- The term ‘milonguero style tango’ was coined in the early 1990s to describe the style of dancing tango that was prevalent in the milongas of downtown Buenos Aires in the 1950s.
Radyoaktivite, kimyasal bir terimdir.
- 'Radioactivity' is a chemical term.
Tom Kongrede iki dönem hizmet etti.
- Tom served two terms in Congress.
Benim yarına kadar dönem ödevimi bitirmem imkansızdır.
- It is impossible for me to finish my term paper by tomorrow.
Fiyatı düşürürsen şartları kabul ederim.
- I'll agree to the terms if you lower the price.
Daha iyi şartlar bekliyorduk.
- We expected better terms.
Daha fazla bir indirim talep ederseniz, ödeme koşullarını değiştirmeyi öneririz.
- If you request a further discount, we suggest changing the terms of payment.
Çok az insan, imzalamadan önce bir sözleşmenin bütün şartlarını ve koşullarını okuma zahmetine katlanır.
- Few people take the trouble to read all the terms and conditions of a contract before signing it.
Nancy beş yıldan fazla süredir ablam ile iyi ilişkiler içindedir.
- Nancy has been on good terms with my sister for more than five years.
Cumhurbaşkanının görev süresi dört yıl sürer.
- The president's term lasts four years.
Çok az insan, imzalamadan önce bir sözleşmenin bütün şartlarını ve koşullarını okuma zahmetine katlanır.
- Few people take the trouble to read all the terms and conditions of a contract before signing it.
Kullanım koşulları haber verilmeksizin değiştirilebilir.
- Terms of use may be changed without notice.
Eğer oyun kasetinin metal plaka terminali pis ise oyun konsoluna kaset yerleştirildiğinde oyunun başlaması zor olabilir.
- If the metal plate terminal of the game cassette is dirty it may be difficult for the game to start when the cassette is inserted into the game console.
Biz otobüs terminalinde kazara onlarla karşılaştık.
- We met them by accident at the bus terminal.
Kullanım koşulları haber verilmeksizin değiştirilebilir.
- Terms of use may be changed without notice.
Daha fazla bir indirim talep ederseniz, ödeme koşullarını değiştirmeyi öneririz.
- If you request a further discount, we suggest changing the terms of payment.
Fiyatı düşürürsen şartları kabul ederim.
- I'll agree to the terms if you lower the price.
Owen'la aranızın iyi olmadığını duydum.
- I hear you're on bad terms with Owen.
Tom'la aranız iyi mi?
- Are you on good terms with Tom?
Mektup ticari terimler kullanarak yazıldı.
- The letter was written using business terms.
Cinsiyetçilik gibi terimler şimdi moda.
- Terms like sexism are now in vogue.
Sendika ve şirket yeni bir sözleşme üzerinde anlaşma sağladılar.
- The union and the company have come to terms on a new contract.
Çok az insan, imzalamadan önce bir sözleşmenin bütün şartlarını ve koşullarını okuma zahmetine katlanır.
- Few people take the trouble to read all the terms and conditions of a contract before signing it.
Sözleşme şartlarına göre, ödemenizin vadesi 31 Mayısta idi.
- According to the terms of the contract, your payment was due on May 31st.
Biz sigorta şirketine poliçemizin şartlarını ihlal ettiği için dava açtık.
- We sued the insurance company because it violated the terms of our policy.
Uzun vadede fayda sağlayabilecek alanlara yatırım yapılmamıştı.
- The money was not invested in areas where it could bring benefit over the long term.
Sözleşme şartlarına göre, ödemenizin vadesi 31 Mayısta idi.
- According to the terms of the contract, your payment was due on May 31st.
Fiyatı düşürürsen şartları kabul ederim.
- I'll agree to the terms if you lower the price.
terms and conditions.
near-term, mid-term and long-term goals.
All of these terms cancel out.
... tried to do and everything that I'm now proposing for the next four years in terms of improving ...
... and not act in terms of short-term political interest. ...