He asked for my permission to use the telephone.
- Telefonu kullanabilmek için benden izin istedi.
Where is the nearest telephone?
- En yakın telefon nerede?
Does she know your phone number?
- Telefon numaranı biliyor mu?
You should turn off your cell phone.
- Cep telefonunu kapatmalısın.
I called Susan to apologize to her, but she hung up on me.
- Ona özür dilemek için Susan'ı aradım fakat o, telefonu yüzüme kapadı.
I need to make a telephone call.
- Benim bir telefon konuşması yapmam gerekiyor.
The man who telephoned an hour ago was Frank.
- Bir saat önce telefon eden adam Frank idi.
Has Lucy telephoned yet?
- Lucy henüz telefon etti mi?