I need to make a telephone call.
- Benim bir telefon konuşması yapmam gerekiyor.
Robert broke off in the middle of his phone call.
- Robert telefon konuşmasının ortasında kırılıp ayrıldı.
Robert broke off in the middle of his phone call.
- Robert telefon konuşmasının ortasında kırılıp ayrıldı.
When I got the phone call telling me of my father's death, I was completely flustered.
- Bana babamın ölümünü bildiren telefon konuşmasını aldığımda tamamen telaşlanmıştım.