Wasted time is irretrievable.
- Boşa harcanmış zaman telafi edilemez.
I worked hard to compensate for the loss.
- Kaybı telafi etmek için çok çalıştım.
The government compensated the farmers for the damage to the crops.
- Hükümet çiftçilerin hasatlarının zararını telafi etti.
The government compensated the farmers for the damage to the crops.
- Hükümet çiftçilerin hasatlarının zararını telafi etti.