She advises him on technical matters.
- O, ona teknik konularda tavsiyede bulunur.
His lack of technical knowledge kept him from being promoted.
- Teknik bilgi eksikliği, onun terfi ettirilmesini engelledi.
It's a commonly-used technique.
- Bu yaygın olarak kullanılan bir teknik.
To win his audience, the speaker resorted to using rhetorical techniques he learned from his communication courses.
- Seyircisini kazanmak için konuşmacı, iletişim kurslarından öğrendiği retorik teknikleri kullanarak başvurdu.
These technical terms are derived from Greek.
- Bu teknik terimler Yunancadan türetilmiştir
Tom came up with a new technique.
- Tom yeni bir teknik öne sürdü.
Many astronomers are working hard to measure the Hubble constant using a variety of different techniques.
- Birçok astronom çeşitli farklı teknikler kullanarak Hubble sabitini ölçmek için çok çalışıyor.
You can reduce your home's heating and cooling costs through proper insulation and air sealing techniques.
- Evinizin ısıtma ve soğutma maliyetlerini uygun yalıtım ve hava sızdırmazlık teknikleri yoluyla azaltabilirsiniz.
His lack of technical knowledge kept him from being promoted.
- Teknik bilgi eksikliği, onun terfi ettirilmesini engelledi.
These technical terms are derived from Greek.
- Bu teknik terimler Yunancadan türetilmiştir