Tom offers his glass to Mary.
- Tom bardağını Mary'ye teklif ediyor.
I bid ten dollars for the old stove.
- Eski soba için on dolar teklif ettim.
How much did you bid?
- Ne kadar teklif ettin?
Jane offered to take care of our children when we were out.
- Jane biz dışarıda iken bizim çocuklarımıza bakmayı teklif etti.
With your approval, I would like to offer him the job.
- Senin onayınla, işi ona teklif etmek istiyorum.