I offer you my hearty congratulations.
- Size içten tebriklerimi sunarım.
He sent me his congratulations by wire.
- Telgrafla bana tebriklerini iletti.
I found out that you had successfully passed the entrance exam. Congrats!
- Giriş sınavını başarılı şekilde geçtiğini öğrendim. Tebrikler!
Hey Tom, I heard through the grapevine that you and Susie are going out. Way to go!
- Hey Tom, dedikodu vasıtasıyla senin Susie ile çıktığını duydum. Tebrikler.
I offer you my hearty congratulations.
- Size içten tebriklerimi sunarım.
Congratulations on coming first in the competition.
- Yarışmada birinci geldiğin için tebrikler.
Tom almost never forgets to send his mother a Mother's Day greeting card.
- Tom bir anneler günü tebrik kartını annesine göndermeyi neredeyse asla unutmaz.
The couple has a business of selling greeting cards.
- Çiftin tebrik kartları satan bir işletmesi var.
Oh, by the way: Congratulations on your success!
- Oh, sırası gelmişken: başarın için tebrikler!
I heard you won. Congratulations!
- Kazandığını duydum. Tebrikler!
I found out that you had successfully passed the entrance exam. Congrats!
- Giriş sınavını başarılı şekilde geçtiğini öğrendim. Tebrikler!