tavukları

listen to the pronunciation of tavukları
Türkisch - Englisch
fowls
Third person singular, present tense of to fowl
plural of fowl
tavuk
chicken

We had some chicken soup. - Biz biraz tavuk çorbası yedik.

Can I get a kilo of chicken wings please? - Bir kilo tavuk kanadı alabilir miyim?

tavuk
hen

What came first? The egg or the hen? - Hangisi ilk olarak geldi? Yumurta mı yoksa tavuk mu?

The hen has laid an egg. - Tavuk bir yumurta yumurtladı.

tavuk
han
tavuk
(Hayvan Bilim, Zooloji) gallus
tavuk
(Argo) chook

Tom let his chooks out so they could roam free in the garden. - Tom, bahçede serbestçe dolaşabilsinler diye tavuklarını dışarı salıverdi.

tavuk
biddy
tavuk
(Hayvan Bilim, Zooloji) Gallus gallus domesticus
tavuk
chickenshit
tavuk
chickens

The snow-flakes became larger and larger, till they appeared like great white chickens. - Kar taneleri büyük beyaz tavuklar gibi görününceye kadar gittikçe büyüdü.

My uncle asked me to take care of the chickens. - Amcam tavuklara bakmamı istedi.

step tavukları
(Hayvan Bilim, Zooloji) pteroclidae
tavuk
hen, (female) chicken
tavuk
(Tabiat Doğa) (kuş) hen
Türkisch - Türkisch

Definition von tavukları im Türkisch Türkisch wörterbuch

tavuk
(Hayvan Bilim, Zooloji) Tavuk (Gallus gallus domesticus), sülüngiller (Phasianidae) familyasından evcilleştirilebilir bir kuş türüdür ve genelde çiftliklerde yetiştirilir. Hindistan'da Asya'nin güneydoğusundaki kırmızı Hint kuşundan geldiğine inanılır
Tavuk
katami
tavuk
Tavuktan yapılan yemek
tavuk
Zoolojide, Gallus olarak tanımlanan, sülüngillerden, eti ve yumurtası için üretilen kümes hayvanı
tavuk
Sülüngillerden, eti ve yumurtası için üretilen kümes hayvanı (Gallus)