My work was already finished on January 15th.
- İşim zaten 15 Ocak'ta tamamlandı.
The research is finished?
- Araştırma tamamlandı mı?
The work has been almost completed.
- Çalışma neredeyse tamamlandı.
After months of negotiations, the peace treaty was completed.
- Aylar süren müzakerelerin ardından, barış antlaşması tamamlandı.
In 1998, Dan Brown released Digital Fortress. Five years later he completed another best seller, The Da Vinci Code.
- Dan Brown 1998 yılında Dijital Kaleyi yayınlandı. O, beş yıl sonra başka bir best seller Da Vinci Şifresini tamamlandı.
The work was completed in under half an hour.
- İş yarım saatten az bir sürede tamamlandı.
Let's complete this picture quickly.
- Çabucak bu resmi tamamlayalım.
All is completed with this.
- Hepsi bununla tamamlandı.
He had a share in completing the job.
- O, işi tamamlamada pay sahibi oldu.
I'm not completing your assignments.
- Ben senin ödevlerini tamamlamıyorum.
I completed the university course comfortably.
- Üniversite sürecini rahatlıkla tamamladım.
The new railway is not completed yet.
- Yeni demiryolu henüz tamamlanmış değildir.