Sen, benim gibi çok yetenekli olmalısın.
- You must be very talented, so as I!
Tom tanıdığım en yetenekli insanlardan biridir.
- Tom is one of the most talented people I know.
O çok kabiliyetli ve yetenekliydi.
- He was very gifted and talented.
O, kabiliyetli bir yazar.
- He's a talented writer.