take one's part

listen to the pronunciation of take one's part
Englisch - Türkisch

Definition von take one's part im Englisch Türkisch wörterbuch

take part
yeralmak
take part
yer almak

Şirketimiz o araştırma projesinde yer almak istiyor. - Our company wants to take part in that research project.

Olimpiyat Oyunları'nda yer almak istiyorlar. - They want to take part in the Olympic Games.

take part
katıl

Korkarım ki bu gece toplantıya katılamayacağım. - I'm afraid I won't be able to take part in the meeting tonight.

Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir. - Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.

take part
katil
take part
Katılmak,(Yarışmaya katılmak)
take part
katılmak

Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir. - Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.

Eğer mümkün olursa, bir sonraki toplantıya katılmak istiyorum. - If it's at all possible, I'd like you to take part in the next meeting.

take part
rol almak
take smb.'s part
tarafını tutmak
Englisch - Englisch
support someone, side with
take part
To participate or join

He declined to take part in the meeting because he did not feel he had anything to add.

take part
To share or partake

They had cake and ice cream, but he did not take part.

take part
participate, be a part of
take part
share in something
take one's part
Favoriten