The National Center for Education Information says a predicted teacher shortage won't pan out because teachers who left the profession are returning.
- Ulusal Eğitim Bilgi Merkezi Mesleği bırakan öğretmenler geri döndüklerinden dolayı tahmin edilen bir öğretmen açığının sonuç vermeyeceğini söylüyor.
The second quarter GNP growth was higher than predicted.
- İkinci çeyrek GSMH büyüme tahmin edilenden daha yüksekti.
Global warming since 1997 has occurred more than twice as fast as previously estimated.
- 1997 yılından beri küresel ısınma, daha önce tahmin edilenden iki kat daha hızlı daha meydana geldi.
The cost of building the new hospital was considerably higher than first estimated.
- Yeni hastane binasının maliyeti İlk tahmin edilenden çok daha yüksektir.
Tom predicted Mary would win the race.
- Tom Mary'nin yarışı kazanacağını önceden tahmin etti.
Tom attempted to predict the results.
- Tom sonuçları tahmin etmeye çalıştı.
I forecasted that you couldn't cut the mustard in this job.
- Bu işte beklentileri karşılayamayacağını tahmin etmiştim.
Tom does a pretty good job of forecasting the weather.
- Tom, hava durumunu tahmin etmede oldukça iyi bir iş çıkarıyor.
You will have guessed its meaning by the end of the chapter.
- Bölümün sonunda onun anlamını tahmin etmiş olacaksınız.
I would never have guessed that Tom and Mary would fall in love with each other.
- Tom ve Mary'nin birbirlerine âşık olacaklarını asla tahmin etmezdim.
Prophets have been forecasting the end of the world for centuries.
- Peygamberler yüzyıllar boyunca dünyanın sonunu önceden tahmin etmiştir.
Tom does a pretty good job of forecasting the weather.
- Tom, hava durumunu tahmin etmede oldukça iyi bir iş çıkarıyor.
The events unfolded just as she predicted.
- Olaylar tam onun tahmin ettiği gibi meydana geldi.
Tom was late, just like Mary predicted.
- Tam Mary'nin tahmin ettiği gibi Tom geç kalmıştı.
I forecasted that you couldn't cut the mustard in this job.
- Bu işte beklentileri karşılayamayacağını tahmin etmiştim.