There are many different types of bread throughout the world.
- Dünya çapında ekmeğin birçok farklı türleri vardır.
Various types of philosophy originated in Greece.
- Felsefenin çeşitli türleri Yunanistan'da oluşmuştur.
Although rainforests make up only two percent of the earth's surface, over half the world's wild plant, animal and insect species live there.
- Yağmur ormanlarının, dünya yüzeyinin sadece yüzde ikisini kaplamasına rağmen; vahşi bitki, hayvan ve bitki türlerinin yarısından fazlası orada yaşar.
There are many endangered species.
- Bir sürü nesli tükenmekte olan türler var.
I don't like this type of house.
- Bu tür evi sevmiyorum.
Marriage is a type of human rights violation.
- Evlilik bir tür insan hakları ihlalidir.
A tiger is a very ferocious kind of animal.
- Kaplan çok vahşi bir hayvan türüdür.
What kind of wine do you have?
- Sizin hangi tür şarabınız var?
What sort of person would do that kind of thing?
- O tür şeyi ne tip insan yapardı?
This sort of work calls for a lot of patience.
- Bu tür iş çok sabır gerektirir.
Although rainforests make up only two percent of the earth's surface, over half the world's wild plant, animal and insect species live there.
- Yağmur ormanlarının, dünya yüzeyinin sadece yüzde ikisini kaplamasına rağmen; vahşi bitki, hayvan ve bitki türlerinin yarısından fazlası orada yaşar.
African elephants are divided into two different species: savannah and forest elephants.
- Afrika filleri savana ve orman filleri olmak üzere iki farklı türe ayrılır.
Apocryphal stories are the most fun variety of bullshit.
- Uydurma hikayeler en eğlenceli saçmalık türüdür.
My favourite genre of music is pop.
- Benim en sevdiğim müzik türü poptur.
Science fiction is a highly imaginative genre.
- Bilim kurgu son derece yaratıcı bir türe sahiptir.
There were no temples or shrines among us save those of nature.
- Bizim aramızda doğayla ilgili olanlar hariç tapınaklar ve türbeler yoktu, .
Turkish distinguishes between dotted and dotless Is. There are capital and lowercase versions of both.
- Türkçe noktalı ve noktasız I arasında ayrım yapıyor. Her ikisinin de büyük ve küçük versiyonları var.
What form of transportation did you use?
- Ulaşımın hangi türünü kullandın?
The former Italian currency was the lira and its symbol was ₤. It's not related to the Turkish lira.
- Eski İtalyan para birimi liretti ve sembolü ₤ idi. Liret Türk lirasıyla alâkalı değildir.
When I was in Spain, I listened to this kind of music. It was very fast and its fans smoked pot in order to dance to it.
- Ben İspanya'dayken bu tür müzik dinledim. O çok hızlıydı ve onun hayranları onunla dans etmek için esrar içtiler.
I ordered a Turkish grammar yesterday.
- Dün bir Türkçe gramer sipariş ettim.
A Turkish soft G and a Spanish H eloped and had lots of completely silent children together.
- Türkçe Ğ ve İspanyolca H kaçtı ve birlikte birsürü tamamen sessiz çocukları oldu.
Tom is the kind of guy lots of people just don't like.
- Tom birçok insanın hoşlanmadığı adam türüdür.
What sort of danger are we in?
- Biz ne tür bir tehlikedeyiz?
This sort of work calls for a lot of patience.
- Bu tür iş çok sabır gerektirir.
He was the kind of kid who was always showing off to his classmates.
- Her zaman sınıf arkadaşlarına gösteriş yapan türde bir çocuktu.
I don't accept any kind of comment during my class.
- Dersim sırasında herhangi türde yorum kabul etmiyorum.
France has banned a strain of genetically modified maize.
- Fransa, genetiği değiştirilmiş bir mısır türünü yasakladı.
The Turks held siege over the Castle of Eger for a long time.
- Türkler Eğri Kalesi'ni uzun süre kuşattılar.