Tom kırmızı bir süveter giyiyor.
- Tom is wearing a red sweater.
O, ona bir süveter aldı.
- She bought him a sweater.
O, ona bir kazak satın aldı, ama o renginden nefret etti.
- She bought him a sweater, but he hated the color.
Neden bir kazak giyiyorsun?
- Why are you wearing a sweater?
Bir satış avantajından yararlandım ve üç kazak aldım.
- I took advantage of a sale and bought three sweaters.
Muhteşem kazaklar, Fransız koyunlarının yününden yapılmış.
- Magnificent sweaters are made from the wool of French sheep.