I have been silent for a long time.
- Uzun süredir suskunum.
They were left speechless.
- Onlar suskun bırakıldı.
The shock rendered Tom speechless.
- Şok, Tom'u suskun bıraktı.
He is reticent and he never speaks unless spoken to.
- Çok suskun biridir ve kendisiyle konuşulmadıkça ağzını açmaz.