O zamanlar genç ve kolay etkilenendim.
- I was young and impressionable at that time.
O genç, duyarlı bir ergen.
- She's a young, impressionable teenager.
O genç, duyarlı bir delikanlı.
- He's a young, impressionable teenager.
O zamanlar genç ve hassastım.
- I was young and impressionable at that time.
Genç insanlar çok hassastır.
- Young people are very impressionable.