Tom bazen içerde güneş gözlüğü takar.
- Tom sometimes wears sunglasses indoors.
Tom güneş gözlüğünü kafasının üstüne doğru itti.
- Tom shoved his sunglasses to the top of his head.
Televizyonun fiyatı güneş gözlüklerinden daha fazladır.
- The television costs more than the sunglasses.
Mary büyük güneş gözlüklerinin arkasına saklandı.
- Mary hid behind her large sunglasses.