O başarılı olmak istedi.
- He wanted to succeed.
Başarılı olmak istiyorsanız zamanınızı iyi kullanın.
- If you want to succeed, use your time well.
Tom başarmak için bir şansı olduğunu düşünmüyordu fakat o hiç olmazsa bir fırsat vermek istedi.
- Tom didn't think he had a chance to succeed, but he at least wanted to give it a shot.
Başarmak için çok çalıştı.
- He worked hard in order to succeed.
Şüphesiz o, sınavda başarılı olacak.
- He will without doubt succeed in the exam.
Onun yardımı olmasa, başaramam.
- If it were not for her help, I would not succeed.
Autumn succeeds summer.