Onların meyve taşımak için kullandıkları sepetler kamış şeritlerinden yapılır.
- The baskets they use to transport fruit are made with strips of cane.
Dün biraz domuz pastırması şeritleri kızartıyorken tava aniden alev aldı.
- The pan suddenly caught fire while I was frying some strips of bacon yesterday.
O, çocuğu soydu ve onu banyoya koydu.
- She stripped the child and put him in the bath.
Bu, kadınlar için bir striptiz kulübü.
- It's a strip club for women.
Tom, Mary'nin bir striptizci olduğunu biliyordu.
- Tom knew that Mary was a stripper.
Giysilerimi çıkarmak istiyorum.
- I just wanna strip my clothes off!
... for it. You can invest in a company, bankrupt it, lay off the workers, strip away their ...