strange, weird, unusual (british)

listen to the pronunciation of strange, weird, unusual (british)
Englisch - Türkisch

Definition von strange, weird, unusual (british) im Englisch Türkisch wörterbuch

rum
alkollü içki
rum
{i} rom

Tom rom şişesini açtı ve bir bardağa biraz döktü. - Tom opened the bottle of rum and poured some into a glass.

Tom bir rom ve kola sipariş etti. - Tom ordered a rum and Coke.

rum
{s} acayip
rum
{s} şaşırtıcı
rum
Rum
rum
(Tıp) Şeker kamışından hazırlanan bir içki, rom
rum
antika
rum
{i} içki

İçkine çok mu rom kattım? - Did I put too much rum in your drink?

Tom, bir şişe rom almak için içki dükkanına gitti. - Tom went to the liquor store to buy a bottle of rum.

rum
{s} garip

Gemide garip söylentiler var. - There are strange rumors afloat.

rum
{s} tuhaf

Tuhaf söylentiler dolaşıyor. - Strange rumors are going around.

rum
{s} komik
Englisch - Englisch
{s} rum
strange, weird, unusual (british)
Favoriten