Tom Mary'nin başkası ile görüştüğünü bilmiyordu.
- Tom didn't know Mary was seeing someone else.
İşi o kabul etmezse, başkası eder.
- If he doesn't accept the job, someone else will.
Bazen bir başkasının duygularına zarar vermemek için yalan söyleriz.
- Sometimes we lie to keep from hurting someone else's feelings.
Tom şu anda bir başkasıyla evlidir.
- Tom is married to someone else now.
Tom onu başkasına sattı.
- Tom sold it to somebody else.
Benim başkası olduğumu düşündükleri açık.
- It's clear they thought I was somebody else.
My mother's cooking is something else!.