stay, sojourn, delay, linger, wait

Englisch - Türkisch

Definition von stay, sojourn, delay, linger, wait im Englisch Türkisch wörterbuch

Relevante Übersetzungen

tarry

{f} oyalanmak

tarry

{f} vakit kaybetmek, oyalanmak

tarry

yubanmak

tarry

oyalamak

tarry

beklemek

tarry

{f} oyalan

Ormanda oyalanmayın; orada tehlike var. - Do not tarry in the forest; there is danger there.

tarry

geç kalmak

tarry

oyalanma

Ormanda oyalanmayın; orada tehlike var. - Do not tarry in the forest; there is danger there.

tarry

{s} katranlı

tarry

{f} (bir yerde) kalmak

tarry

durmak

tarry

bekleme

tarry

katran kaplı

tarry

{s} katrana ait; katran gibi, katrana benzeyen: The room had a tarry smell. Oda katran kokuyordu

tarry

katranli

tarry

(fiil) oyalanmak, kalmak, beklemek

tarry

durma

tarry

katranl

Englisch - Englisch

Definition von stay, sojourn, delay, linger, wait im Englisch Englisch wörterbuch

{f} tarry