Onun alışılmışın dışında mücadele tarzı şaşırtıcı şekilde etkiliydi.
- His unorthodox fighting style was surprisingly effective.
Tom şaşırtıcı şekilde güçlü.
- Tom is surprisingly strong.
Şaşırtıcı bir şekilde, soğuk günlerde bile yüzer.
- Surprisingly, he swims even on cold days.
Şaşırtıcı bir şekilde kendimi çok güvende hissettim.
- Surprisingly, I felt very safe.
Şaşırtıcı biçimde, şarkı söylemede iyiydi.
- Surprisingly, he was good at singing.
Onlar şaşırtıcı biçimde iyiydi.
- They're surprisingly good.