starten

listen to the pronunciation of starten
Deutsch - Türkisch
Englisch - Türkisch

Definition von starten im Englisch Türkisch wörterbuch

launching
suya indirme
launching
denize indirme
launching
{f} fırlat

Yapay dünya uydularının fırlatılmasına yaygın olarak uzayın bir keşfi gözüyle bakılmaktadır. - The launching of artificial earth satellites is commonly looked upon as an exploration of space.

Roketler bir fırlatma rampasından ateşlendi. - The rockets were fired from a launching pad.

launching
fırlatma (roket)
launching
{i} fırlatma

Roketler bir fırlatma rampasından ateşlendi. - The rockets were fired from a launching pad.

launching
fırlatarak
launching
{i} piyasaya sürme
launching
{i} koyulma
launching
{i} yayınlama
launching
{i} girişme
launching
yeni bir teşebbüse atılmak için seçilen yer veya vesile
launching
launching pad roketin hareket sahası
launching
hareket ettirme
launching
{i} başlama
launching
{i} ateşleme
launching
(Askeri) FIRLATMA, FIRLATMA SAFHASI: Füze uçuşunun, ilk ateşleme ile füzenin normal kontrola cevap verdiği an arasındaki kısmı
Niederländisch - Deutsch
losgehen
anlassen
hochfahren
anlauf
anlaufen