En parlak olanı şu küçük yıldızdır.
- That small star is the brightest.
Gökyüzünde görülen çok sayıda yıldızlar vardı.
- There were several stars to be seen in the sky.
Deprem vurduğunda masanın üstündeki her şey tıkırdamaya başladı.
- Everything on top of the table started rattling when the earthquake hit.
ENERGY STAR, işletmelerin ve bireylerin tasarruf yapmasına ve üstün enerji verimliliği ile iklimimizi korumasına yardımcı olan bir ABD Çevre Koruma Ajansı gönüllü programıdır.
- ENERGY STAR is a U.S. Environmental Protection Agency (EPA) voluntary program that helps businesses and individuals save money and protect our climate through superior energy efficiency.
Starbucks kahve satın almak için en iyi yerdir.
- Starbucks is the best place to buy coffee.
Her an yağmaya başlayacak gibi. En iyisi şemsiye almak.
- It looks like it will start pouring any second now. Better take an umbrella.
Tom ünlü bir film yıldızıdır.
- Tom is a famous movie star.
O, ünlü olmadan önce onun peşinde koşmaya başladı.
- She started pursuing him before he became famous.
Tom Noel ağacının üzerine bir yıldız koydu.
- Tom put a star on top of the Christmas tree.
Onu ne kadar çok teşvik ettiğim önemli değil, O, görev üzerinde çalışmaya başlamayı reddediyor.
- No matter how much I prod her, she refuses to start working on the assignment.
Daha önemli konular üzerinde odaklanmaya başlayalım.
- Let's start focusing on more important matters.
Bu gece yıldızlar parlak şekilde parlıyor.
- The stars are shining brightly tonight.
Güneş en parlak yıldızdır.
- The sun is the brightest star.
Başlangıç için Kudüsü ziyaret ettim-üç büyük din için kutsal bir yer.
- For a start, I visited Jerusalem - a sacred place for three major religions.
Güneşimizden daha büyük bir sürü yıldız var.
- There exist several stars which are larger than our Sun.
Şanssız bir yıldızın altında doğmuş olan kimse yoktur, sadece gökyüzünü okuyamayan insanlar vardır.
- There is no one who is born under an unlucky star, there are only people who cannot read the sky.
Sana bir şans veriyorum.
- I am giving you a star.
His teacher tells us he is a star pupil.
... I've reviewed places, starred places, and I ...