En parlak olanı şu küçük yıldızdır.
- That small star is the brightest.
O birçok geceyi yıldızlara bakarak geçirdi.
- Many nights did he spend, looking up at the stars.
Orada kar mı yağıyor? Bak, zaten orada toprağın üstünde belirmeye başlıyor!
- Is it snowing out there? Look, it's already starting to appear on the ground there!
Tom yatağın üstünde yukarı aşağı sıçramaya başladı.
- Tom started bouncing up and down on the bed.
Bir takımın en iyi oyuncusu olmam zordu.
- It was difficult for me to become a starting player.
Her an yağmaya başlayacak gibi. En iyisi şemsiye almak.
- It looks like it will start pouring any second now. Better take an umbrella.
Onun küçük kız kardeşi ünlü bir televizyon yıldızı.
- His younger sister is a famous TV star.
O, ünlü olmadan önce onun peşinde koşmaya başladı.
- She started pursuing him before he became famous.
Tom Noel ağacının üzerine bir yıldız koydu.
- Tom put a star on top of the Christmas tree.
Biz başlamadan önce bu işin ne kadar önemli olduğu hakkında birkaç söz söylemek istiyorum.
- Before we get started, I'd just like to say a few words about how important this job is.
Onu ne kadar çok teşvik ettiğim önemli değil, O, görev üzerinde çalışmaya başlamayı reddediyor.
- No matter how much I prod her, she refuses to start working on the assignment.
Böyle parlak bir yıldız hiç görmedim.
- I had never seen such a shiny star.
O küçük yıldız en parlaktır.
- That small star is brightest.
Güneşimizden daha büyük bir sürü yıldız var.
- There exist several stars which are larger than our Sun.
Başlangıç için Kudüsü ziyaret ettim-üç büyük din için kutsal bir yer.
- For a start, I visited Jerusalem - a sacred place for three major religions.
Şanssız bir yıldızın altında doğmuş olan kimse yoktur, sadece gökyüzünü okuyamayan insanlar vardır.
- There is no one who is born under an unlucky star, there are only people who cannot read the sky.
Tom'un başlamak için bir şansı var.
- Tom got a chance to start over.
His teacher tells us he is a star pupil.
... I've reviewed places, starred places, and I ...