Tom gözlüklerini taktı.
- Tom put on his glasses.
Yurtdışına giderken, bir çift gözlük daha almalısınız.
- You should take another pair of glasses when you go abroad.
Bardaklar ve tabaklar kırıldı.
- Glasses and dishes were broken.
Bardakları masaya bırakır mısın?
- Will you put the glasses on the table?