Sami was interrogated in this small room.
- Sami bu küçük odada sorgulandı.
Right after my arrest I was interrogated several times.
- Tutuklanmamdan hemen sonra birkaç kez sorgulandım.
Some people questioned his honesty.
- Bazı insanlar onun dürüstlüğünü sorguladı.
I would never question his honesty.
- Onun dürüstlüğünü asla sorgulamadım.
Right after my arrest I was interrogated several times.
- Tutuklanmamdan hemen sonra birkaç kez sorgulandım.
The police want to interrogate Tom.
- Polis Tom'u sorgulamak istiyor.
The police questioned him closely.
- Polisler onu yakından sorguladı.
Some board members questioned his ability to run the corporation.
- Bazı yönetim kurulu üyeleri onun şirketi işletme yeteneğini sorguladı.
Tom looked questioningly at Mary.
- Tom Mary'ye sorgulayarak baktı.
Detective Dan Anderson took Linda to the station for further questioning.
- Dedektif Dan Anderson daha fazla sorgulama için Linda'yı karakola götürdü.