Some people questioned his honesty.
- Bazı insanlar onun dürüstlüğünü sorguladı.
I would never question his honesty.
- Onun dürüstlüğünü asla sorgulamadım.
I don't like being interrogated.
- Sorgulanmayı sevmiyorum.
The police interrogated Tom for three hours.
- Polis, Tom'u üç saat boyunca sorguladı.
The police questioned him closely.
- Polisler onu yakından sorguladı.
Some people questioned his honesty.
- Bazı insanlar onun dürüstlüğünü sorguladı.
Tom looked questioningly at Mary.
- Tom Mary'ye sorgulayarak baktı.
When the police stopped him for questioning, Tom tried to make a run for it.
- Polis onu sorgulamak için durdurduğunda Tom kaçmaya çalıştı.