Rahatlamak için yatıştırıcı müzik dinlemem gerekiyor.
- In order to relax, I need to listen to soothing music.
Ben çocuğu yatıştırmaya çalıştım.
- I tried to soothe the child.
Bu ilaç baş ağrınızı yatıştıracaktır.
- This medicine will soothe your headache.