Bu sabah gündoğumu güzel.
- The sunrise is beautiful this morning.
Tom gündoğumundan önce buraya geldi.
- Tom got here before sunrise.
Bu sabah gündoğumu güzel.
- The sunrise is beautiful this morning.
Bu sabah gün doğumunu gördün mü?
- Did you see the sunrise this morning?
Tom güneşin doğuşunu görmek için erken kalktı.
- Tom got up early to see the sunrise.
Erken yatarım böylece güneşin doğuşunu yakalayabilirim.
- I go to bed early so I can get up to capture the sunrise.
Gündoğumunu izleyebilelim diye erken kalktık.
- We got up early so that we could see the sunrise.
Tom gündoğumundan önce buraya geldi.
- Tom got here before sunrise.
To see the sunrise from a mountaintop is a delight.
- Den Sonnenaufgang von einem Berggipfel aus zu sehen, ist eine Wonne.
She got up early so as to see the sunrise.
- Sie stand früh auf, um den Sonnenaufgang zu sehen.