son bahar

listen to the pronunciation of son bahar
Türkisch - Englisch

Definition von son bahar im Türkisch Englisch wörterbuch

sonbahar
fall

Oddly, I've been watching a lot of telenovelas this fall. - Gariptir, bu sonbaharda çok sayıda pembe dizi izliyorum.

We moved to New York last fall. - Biz geçen sonbaharda New York'a taşındık.

sonbahar
autumn

Paris is best in autumn. - Paris sonbaharda en iyidir.

I prefer spring to autumn. - İlkbaharı sonbahara tercih ederim.

sonbahar
autumnal

In Japan, the vernal and autumnal equinoxes are national holidays, but the summer and winter solstices are not. - Japonya'da ilkbahar ve sonbahar ekinoksları ulusal bayramdır ama yaz ve kış gündönümleri değildir.

The hill glows with autumnal colors. - Tepe sonbahar renkleri ile parlıyor.

sonbahar
fall, autumn
Türkisch - Türkisch

Definition von son bahar im Türkisch Türkisch wörterbuch

Sonbahar
(Osmanlı Dönemi) GÜZ
Sonbahar
(Adlar, İsimler) mihrican
Sonbahar
bağbozumu
Sonbahar
(Osmanlı Dönemi) KÖHNEBAHAR
Sonbahar
payız
Sonbahar
kaç
sonbahar
Güz: "Sonbahar yağmurlarından sonra güneşli, sıcak, güzel bir gün."- M. Ş. Esendal
son bahar

    Silbentrennung

    son ba·har

    Aussprache

    Etymologie

    [ 's&n ] (noun.) before 12th century. Middle English sone, from Old English sunu; akin to Old High German sun son, Greek hyios.
Favoriten