Olmak istediğinizde oldukça şirin olabilirsiniz.
- You can be pretty charming when you want to be.
Fırında çalışan kız şirin.
- The girl who works at the bakery is pretty.
Şüphesiz sevimli, ama güzel değil.
- She is no doubt pretty, but she isn't beautiful.
Onun çok sevimli olan bir kızı var.
- He has a daughter who is very pretty.
O oldukça güzel söyledi.
- She sang pretty well.
Hava sıcaktı. Ve hava oldukça nemliydi.
- The weather was hot. And pretty humid.
Tom her şeyin iyi gideceğinden oldukça emin.
- Tom is pretty sure everything will go well.
O oldukça iyi bir fikir.
- That's a pretty good idea.
Tom epeyce utangaç, değil mi?
- Tom is pretty shy, isn't he?
Tom'un bize inanmadığından epeyce eminim.
- I'm pretty sure Tom doesn't believe us.
İngilizce çok zor, değil mi?
- English is pretty hard, isn't it?
Beşikteki bebek çok şirindir.
- The baby in the cradle is very pretty.
People can run pretty fast when they're frightened!.