Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

something which is bought; a purchase

listen to the pronunciation of something which is bought; a purchase
Englisch - Türkisch

Definition von something which is bought; a purchase im Englisch Türkisch wörterbuch

buy
{f} satın almak

Ne satın almak istiyorsun? - What do you want to buy?

Beş bin yen bu sözlüğü satın almak için yeterlidir. - Five thousand yen is enough to buy this dictionary.

buy
ısmarlamak

Sana bir içki ısmarlamak istiyorum. - I'd like to buy you a drink.

Sana akşam yemeği ısmarlamak istiyorum. - I want to buy you dinner.

buy
{i} satın alma

Ben bir şey satın almadan asla dışarı çıkmam. - I never go out without buying something.

eBay'dan satın almayı çok seviyorum. - I love buying on eBay.

buy
{f} pahasına elde etmek
buy
iştira yapmak
buy
birisine bir şeyi yutturmak
buy
kanmak
buy
kabul etmek
buy
{f} kiralamak
buy
(fiil) satın almak, almak, pahasına elde etmek; rüşvetle elde etmek, kiralamak, inanmak, yutmak, satın alma gücü olmak
buy
{f} yutmak
buy
hisse almak
buy
{i} kelepir
buy
{i} alış, alma
buy
alıcı durumunda olmak
buy
(isim) satın alma
buy
bir şey karşıIığında sağlamak
buy
sa
buy
rüşvetle elegeçirmek
Englisch - Englisch
buy

At only $30, the second-hand kitchen table was a great buy.

something which is bought; a purchase
Favoriten