Tom bir atı midilliden ayıramaz.
- Tom can't tell a horse from a pony.
Benim dünyamdaki herkes birer midilli, onlar gökkuşağı yiyorlar kakaları da kelebek.
- In my world everyone’s a pony and they all eat rainbows and poop butterflies.
Tom, anne babasından kendisine bir midilli atı satın almalarını istiyor.
- Tom wants his parents to buy him a pony.
Tom ona küçük at almamı istedi.
- Tom wanted me to buy him a pony.