something actually received; real receipts, as distinct from estimated ones

listen to the pronunciation of something actually received; real receipts, as distinct from estimated ones
Englisch - Türkisch

Definition von something actually received; real receipts, as distinct from estimated ones im Englisch Türkisch wörterbuch

actual
gerçek

Tom gerçekten asla Boston'da bulunmadı. - Tom has actually never been to Boston.

Tom Mary için çalışmayı gerçekten sevdiğini anladı. - Tom found that he actually liked working for Mary.

actual
{s} fiili
actual
{s} aktüel
actual
asıl
actual
{s} güncel
actual
{s} mevcut
actual
{s} şimdiki
actual
doğru

Bunun doğru olduğunu gerçekten düşünüyor musun? - Do you actually think that's true?

Hey! Bu doğru yer değil. Sen bununla ilgili bilgi için gerçek milli takım antrenörüyle temas kurmalısın. - Hey! This is not the right place. You should contact the actual national coach for information regarding this.

actual
aslı

Tom aslında Boston şehri sınırları içinde yaşamıyor. - Tom doesn't actually live within Boston city limits.

Dünyanın çevresinin iyiliği için söylüyorum, ama aslında o Dünya üzerinde yaşayan insanların iyiliği için. - I'm saying For the sake of Earth's environment, but actually it's For the sake of the people living on Earth.

actual
eylemsel
actual
asli
actual
hakiki
Englisch - Englisch
actual
something actually received; real receipts, as distinct from estimated ones

    Silbentrennung

    some·thing ac·tu·al·ly received; re·al receipts, as dis·tinct from es·ti·ma·ted ones

    Aussprache

Favoriten