something; everything; some object, any object

listen to the pronunciation of something; everything; some object, any object
Englisch - Türkisch

Definition von something; everything; some object, any object im Englisch Türkisch wörterbuch

anything
{i} hiçbir şey

O hiçbir şeyi değiştirmeyecek. - That won't change anything.

Sen gerçekten iyi bir sekretersin. Her şeyle ilgilenmemiş olsaydın , ben hiçbir şey yapamazdım. Sen harikasın. - You are a really good secretary. If you didn't take care of everything, I couldn't do anything. You are just great.

anything
her şey

O, onura her şeyden daha çok değer verir. - He values honor above anything else.

Bu, onları bir ders kitabı için, bir uygulama için, bir araştırma projesi için, her şey için yeniden serbestçe kullanabileceğin anlamına gelir. - This means you can reuse them freely for a textbook, for an application, for a research project, for anything!

anything
(herhangi) bir şey
anything
{i} bir şey: Do you want anything? Bir şey istiyor musun? I don't want anything. Hiçbir şey istemem
anything
herhangi bir şey
anything
{i} herhangi bir şey: Anything'll
anything
zam bir şey
anything
paylama
anything
{i} bir şey

Ondan daha küçük herhangi bir şeyin yok mu? - Don't you have anything smaller than that?

Eğer bir şeye ihtiyacın olursa haberim olsun. - Let me know if you are in need of anything.

anything
olmasın da ne olursa olsun
anything
her şey hiç bir şey
anything
ne olsa

Senin için ne olsa yapmaya hazırım. - I am quite willing to do anything for you.

anything
hiç bir şey

Bu şimdiye kadar gördüğüm hiç bir şeye benzemiyor. - That doesn't look like anything I've ever seen.

Hiç bir şeyi asla önceden tahmin edemem. - I can never predict anything.

anything
herhangi birşey
Englisch - Englisch
{i} anything
something; everything; some object, any object
Favoriten