Arada sırada kendinizi başkasının yerine koymak iyidir.
- It's good to put yourself in someone else's place now and then.
Tom Mary'nin başkası ile görüştüğünü bilmiyordu.
- Tom didn't know Mary was seeing someone else.
Benim anadilim bir başkası için yabancı dildir.
- My native language is a foreign language for someone else.
Sami, Leyla'yı yatakta bir başkasıyla buldu.
- Sami found Layla in bed with someone else.
Bu belki artık bir başkasının sorunu olmayabilir.
- This may end up being somebody else's problem.
Her zaman bir başkasının aptalıyız.
- We're always somebody else's idiot.
My mother's cooking is something else!.
Fred has had so much trouble recently that we ought to be grateful we're not in his shoes.
... the world with six links. I know you, you know someone else, that person knows someone ...
... don't like it, find someone else's computer to use. This one's mine. I set the rules." ...