someone's butt is their bottom. frieda grinned, pinching him on the butt

listen to the pronunciation of someone's butt is their bottom. frieda grinned, pinching him on the butt
Englisch - Türkisch

Definition von someone's butt is their bottom. frieda grinned, pinching him on the butt im Englisch Türkisch wörterbuch

butt
{i} izmarit

Arkadaşım, önündeki arabanın sürücüsünün camdan dışarıya bir sigara izmariti attığını görünce çok sinirlendi. - My friend was very angry when he saw the driver of the car in front of him throw a cigarette butt out the window.

Yangının nedeni onun sigara izmaritiydi. - The cause of the fire was his cigarette butt.

butt
süsmek
butt
bitişmek
butt
bitiştirmek
butt
{i}

O, kelebeklerin nasıl uçtuğunu gözledi? - She observed how butterflies fly.

Bir yarasa gökyüzünde bir kelebek gibi uçuyor. - A bat flying in the sky looks like a butterfly.

butt
kesmek
butt
göt
butt
{i} nişan
butt
{f} toslamak
butt
müdahale etmek
butt
{f} tos vurmak, süsmek, boynuzlamak
butt
{f} kafa atmak
butt
{i} sap
butt
bitişme
butt
{i} tos

Tom'un tostunda tereyağ isteyeceğini düşündüm. - I thought Tom would want butter on his toast.

Keiko, hiç tereyağlı tostun var mı? - Keiko, do you have any buttered toast?

butt
herhangi bir şeyin enli ucu veya sapı
butt
{i} alay konusu kimse
Englisch - Englisch
butt
someone's butt is their bottom. frieda grinned, pinching him on the butt

    Silbentrennung

    someone's butt I·s their bottom. Frie·da grinned, pinching him on the butt

    Aussprache

Favoriten