solea solea, a flatfish of the family soleidae

listen to the pronunciation of solea solea, a flatfish of the family soleidae
Englisch - Türkisch

Definition von solea solea, a flatfish of the family soleidae im Englisch Türkisch wörterbuch

sole
taban

Ayağımın tabanında bir nasır var. - I have a callus on the sole of my foot.

Bütün bu yürüme ayaklarımın tabanlarını ve ayak parmaklarımı mahvediyor. Doğru ölçüde ayakkabılar alıp almadığımı merak ediyorum. - All this walking is killing the soles of my feet and my toes. I wonder if I have the right size shoes.

sole
sole leather taban köselesi
sole
{s} yalnız

Ampirik veriler yalnızca gözleme dayanır. - Empirical data is based solely on observation.

Onların yalnızca yağmura bağımlı olmaksızın toprağı sulayabilmeye ihtiyaçları var. - They need to be able to irrigate without relying solely on rain.

sole
pençelemek (ayakkabıyı)
sole
ancak

Bir aslan kesinlikle tek sırtlandan çok daha güçlüdür ancak orada aslanların üç katı kadar fazla sırtlan vardı. - A lion is certainly much stronger than a sole hyena but there were three times as many hyenas there as lions.

sole
pençe
sole
{f} pençe vur
sole
dilbalığı
sole
pençe yapmak
sole
sadece

Ekoloji açısından, Antarktika turizm için ya da ticari keşif için değil, sadece araştırma için korunmalıdır. - From the standpoint of ecology, Antarctica should be reserved solely for research, not for tourism or for commercial exploration.

sole
{s} bekâr
sole
özgün
sole
{i} kaide
sole
(sıfat) biricik, tek, yeğâne, özel, bekâr, yalnız
sole
(isim) taban, kaide, dil balığı
sole
(fiil) pençe vurmak, taban koymak
sole
{f} pençe vurmak
sole
{i} (ayakkabıya ait) taban; pençe
Englisch - Englisch
sole
solea solea, a flatfish of the family soleidae
Favoriten