The D-Day troops came under withering fire.
He made withering remarks about his adversary.
She writes with her left hand.
- O, sol eliyle yazı yazar.
The tower leaned slightly to the left.
- Kule sola doğru hafifçe eğildi.
Flowers soon fade when they have been cut.
- Çiçekler koparıldığında kısa sürede soldu.
Tom is wearing a faded blue shirt.
- Tom soluk bir mavi gömlek giyiyor.
Tom is wearing a faded blue shirt.
- Tom soluk bir mavi gömlek giyiyor.
The cloth's very faded.
- Kumaşın rengi çok soluk.
The daffodils are starting to wilt.
- Nergisler solmaya başlıyor.
The flowers wilt without water.
- Çiçekler su olmadan solarlar.
The flowers in the vase were wilted.
- Vazodaki çiçekler soldu.
The flowers have all withered.
- Çiçeklerin hepsi soldu.
The flowers in his garden have withered.
- Bahçedeki çiçekler soldu.
The computer is placed to the left of the women.
- Bilgisayar kadınların sol tarafına yerleştirildi.
The wardrobe stood to the left of the door.
- Gardırop kapının solunda duruyordu.
I tried to write with my left hand.
- Ben sol elimle yazmaya çalıştım.
She writes with her left hand.
- O, sol eliyle yazı yazar.
Arabic must be read from right to left.
- Arapça sağdan sola doğru okunmalıdır.
He must be sick; he looks pale.
- O, hasta olmalı; solgun görünüyor.
Ev güneş enerjisi ile ısıtılmaktadır.
- The house is heated by solar energy.
Eski Yunanlar güneş sistemi hakkında bizim bildiğimiz kadar çok şey biliyorlardı.
- The ancient Greeks knew as much about the solar system as we do.