so that, in order that

listen to the pronunciation of so that, in order that
Englisch - Türkisch

Definition von so that, in order that im Englisch Türkisch wörterbuch

because
dolayı

O, kötü bir ruh hali içerisinde olması dolayısıyla seninle konuşmayı reddedebilir. - She may well refuse to speak to you because she's in a very bad mood.

Hastalıktan dolayı partiye gidemedim. - I could not go to the party because of illness.

because
çünkü

Chris'i sevmiyorum çünkü o çok kaba ve duyarsız. - I dislike Chris because he is very rude and insensitive.

Mutlu olmaya karar verdim çünkü sağlığım için iyi. - I decided to be happy because it's good for my health.

because
-dığı için
because
conj. çünkü
because
(bağlaç) çünkü, yüzünden, dolayı, diği için
because
bağ. -diği için, nedeniyle; çünkü
because
diği için
because
yüzünden

Oyuncuların çoğu grip yüzünden keyifsiz oldukları için koç oyunu iptal etti. - The coach called off the game because many of the players were down with the flu.

Kötü hava yüzünden, o gelemedi. - Because of the bad weather, he couldn't come.

because
-den dolayı
because
-diği için
because
(Havacılık) den dolayı
because
dığı için
in order for
-mesi için, -sin diye
in order for
sin diye, ...mek için, ...mesi için, ... için
because
because of dolayı
Englisch - Englisch
in order for
because

Simon set the house on fire where he was born, because nobody should point at it.

so that, in order that
Favoriten