Tom kitabı bir kenara koydu ve yukarı baktı.
- Tom laid the book aside and looked up.
Adam onu bir kenara itti.
- The man shoved her aside.
Adam onu bir kenara itti.
- The man shoved her aside.
Tom kitabı bir kenara koydu ve yukarı baktı.
- Tom laid the book aside and looked up.
Şaka bir yana, işe yarayabilir.
- All kidding aside, it may work.
Bunu benim için bir yana koy.
- Lay this aside for me.
Sabahleyin bir koşuşturmadan kaçınmak için bugün biraz geç saatlere kadar çalışacağım.
- Today I'm working a little late so as to avoid a rush in the morning.
İşitebilmek için önde oturdu.
- He sat in the front so as to be able to hear.