İnsanların hepsi küçük bir çocuk İmparator çıplak! deyinceye kadar aptal görünmemek için ona gerçeği söylemeden imparatorun giysilerini övdü.
- The people all praised the emperor's clothes without telling him the truth so as not to seem stupid, until a little boy said, The emperor is naked!
İstasyona kadar öyle yapmaya çalış.
- Try to do so as far as the station.
Biz yoğun trafikten kaçınmak amacıyla, Noel için evde kaldık.
- We stayed home for Christmas, so as to avoid heavy traffic.
Trene zamanında yetişmek için acele etti.
- He hurried so as to be in time for the train.
Randevuma geç kalmamak için otobüse bindim.
- I took a bus so as not to be late for my appointment.
Biz yoğun trafikten kaçınmak amacıyla, Noel için evde kaldık.
- We stayed home for Christmas, so as to avoid heavy traffic.
İşitebilmek için önde oturdu.
- He sat in the front so as to be able to hear.
Ölçümler hassas olmalı.
- The measurements must be precise.
Kesin ölçümler gerekli.
- Precise measurements are required.