Tom birkaç dilim salam yemek istedi.
- Tom wanted to eat a couple of slices of salami.
Tom son dilim ekmeği yedi bu yüzden Mary'nin yiyecek bir şeyi yoktu.
- Tom ate the last slice of bread so Mary had nothing to eat.
Bana bir parça jambon dilimler misin?
- Would you slice me a piece of ham, please?
Tom bir bıçakla muzu dilimledi.
- Tom sliced the banana with a knife.
Bana bir parça jambon dilimler misin?
- Would you slice me a piece of ham, please?
Senet tutarı 500 dolar.
- The bill amounts to 500 dollars.
Çin'de doğrudan yabancı yatırımlar geçen yıl 3 milyar dolar tutarındaydı.
- Foreign direct investments in China amounted to $3 billion last year.
Elektronik sigaradan çıkan duman miktarı hiç fena değil.
- The amount of smoke that comes out of an electronic cigarette isn't bad at all.
Benim tartışmayı destekleyecek adil bir miktar bilimsel veriyi sıralayacağım
- I will marshal a fair amount of scientific data to support my argument.
Önemli miktarda para ulusal savunma için tahsis edilmiştir.
- A considerable amount of money was appropriated for the national defense.
Seyahat etmek önemli miktarda kirliliğe neden olur.
- Travelling causes a significant amount of pollution.
Öneriniz emir değerindedir.
- Your suggestion amounts to an order.
Harcadığın toplam para miktarı nedir?
- What is the total amount of money you spent?
Hesabın toplam tutarı nedir?
- What's the total amount of the bill?
Onu tost dilimleri üzerine yayın ve üstüne biraz çam fıstığı serpin.
- Spread it on slices of toast and sprinkle some pine nuts on top.
Onları kızgın yağda pişirmeden önce çöreklerin bazılarının içine elma dilimleri koydum.
- I put apple slices into some of the doughnuts before I deep-fried them.
Mandolinler sebze dilimleme için uygundur.
- Mandolines are convenient for slicing vegetables.
Tom havuçları dilimlerken kazara elini kesti.
- Tom accidentally cut his hand when he was slicing carrots.
Mandolinler sebze dilimleme için uygundur.
- Mandolines are convenient for slicing vegetables.
Mutfak robotları sebze dilimlemek için uygundur.
- Food processors are convenient for slicing vegetables.
I bought a ham and cheese slice at the service station.
Slice the cheese thinly.
a slice of bacon; a slice of cheese; a slice of bread.
I'll have a slice, please.
Would you pass me that fish slice, please; I'm making a mess trying to turn this omelette.
He was practically a home slice and knew all the ancient haunts.
No matter how thin you slice it, it's still baloney, right?.
No matter how you slice it, we have to hire more help.
... just how small a slice of history we actually occupy. ...