Geminin bir işaretli listesi vardı.
- The ship had a marked list.
X ile işaretli sorulara yanıt vermeyin.
- Don't respond to questions marked with an X.
Sığırlar damgalarla işaretlenirler.
- The cattle are marked with brands.
Takvimimde doğum gününü işaretledim.
- I marked your birthday on my calendar.
Onlar arasında belirgin bir fark var.
- There is a marked difference between them.
İki fikir arasındaki zıtlık çok belirgin.
- The contrast between the two ideas is very marked.
A marked man.