Englisch - Türkisch
Definition von simple past tense and past participle of mark im Englisch Türkisch wörterbuch
- marked
- {s} işaretli
Bu oyun kartları işaretlidir.
-These playing cards are marked.
Tom üzerinde oturma odası eşyası işaretli bir karton kutuyu açtı.
-Tom opened a cardboard box marked living room stuff.
- marked
- {s} dikkat çekici
- marked
- markalama
- marked
- mimlenmek
- marked
- damgalı
- marked
- (Dilbilim) belirtili
- marked
- çizili
- marked
- nişanlanmak
- marked
- bariz
- simple past tense
- (Dilbilim) geçmiş zaman
- marked
- göze çarpan
- marked
- {f} işaretle
Biz HTML'nin, temel bir kural olarak, açık ve kapalı etiketlerle işaretlenmiş elementler olduğunu açıkladık.
-We have explained that HTML is, as a basic rule, elements marked up with open and close tags.
Takvimimde doğum gününü işaretledim.
-I marked your birthday on my calendar.
- marked
- {s} belirgin
Hayat belirgin şekilde gelişti.
-Life has improved markedly.
Onlar arasında belirgin bir fark var.
-There is a marked difference between them.
- simple past tense
- -di'li geçmiş zaman
- marked
- {s} mimli
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von simple past tense and past participle of mark im Englisch Englisch wörterbuch
- marked
simple past tense and past participle of mark
Silbentrennung
sim·ple past tense and past par·ti·ci·ple of markAussprache
Resimler
Favoriten