Eve dönerken yağmura yakalanmıştım.
- I was caught in a shower on my way home.
Bill çok erken kalktı ve ilk treni yakaladı.
- Bill got up so early that he caught the first train.
Soğuk algınlığına yakalanmış olabileceğimi düşünüyorum.
- I think I might've caught a cold.
Tom soğuk algınlığına yakalanmış gibi görünüyor.
- Tom seems to have caught a cold.