Englisch - Türkisch
Definition von simple past tense and past participle of assure im Englisch Türkisch wörterbuch
- assured
- {s} kendine güvenen
- assured
- garantili
- assured
- (Ticaret) sigorta poliçesinin lehtarı
- assured
- (Ticaret) sigorta edilen
- simple past tense
- (Dilbilim) geçmiş zaman
- assured
- özüne güvenen
- assured
- özüne arkayın
- assured
- {f} güven ver
- simple past tense
- -di'li geçmiş zaman
- assured
- {s} inançlı
- assured
- {s} kendinden emin
- assured
- (isim) sigortalı kimse
- assured
- {s} emin
Dışarıda olduklarından emin ol.
-Rest assured they're out there.
Elimizden geleni yapacağımızdan emin olabilirsin.
-You may rest assured that we shall do all we can.
- assured
- {s} sigortalı
- assured
- kendinden emin/kesin
- assured
- {s} önceden belli olan
- assured
- garanti et
Dan ona zarar vermeyeceğini Linda'ya garanti etti.
-Dan assured Linda that he wasn't going to hurt her.
Tom Mary'ye bunu yapabileceğini garanti etti.
-Tom assured Mary that he could do that.
- assured
- {s} sağlama bağlanmış
- assured
- {i} sigortalı kimse
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von simple past tense and past participle of assure im Englisch Englisch wörterbuch
- assured
simple past tense and past participle of assure
Silbentrennung
sim·ple past tense and past par·ti·ci·ple of as·sureAussprache
Resimler
Favoriten