signal encoding something (e g , picture or sound) that has been recorded

listen to the pronunciation of signal encoding something (e g , picture or sound) that has been recorded
Englisch - Türkisch

Definition von signal encoding something (e g , picture or sound) that has been recorded im Englisch Türkisch wörterbuch

recording
(Bilgisayar) kaydedilen
recording
(Bilgisayar) kaydediyor

Bunu kaydediyor musun? - Are you recording this?

Sami, Leyla'yı kaydediyordu. - Sami was recording Layla.

recording
kaydederek
recording
kaydedeci
recording
(Bilgisayar) kayıt için
recording
kaydedici
recording
(Bilgisayar) kaydediliyor
recording
{f} kaydet

Bizi şimdi kaydetmiyor musun? - Aren't you recording us right now?

Bunu kaydetmiyor musun? - Aren't you recording this?

recording
kayıt

Tom kayıt yapmayı durdurdu. - Tom stopped recording.

Bodrumumuzu ses geçirmez hale getirdik ve onu bir kayıt stüdyosu olarak kullanıyoruz. - We soundproofed our basement and use it as a recording studio.

recording
{i} bant
recording
(Tıp) Herhangi bir şekilde kaydetme, özellikle bir olayın seyrini çizelge halinde kağıt üzerine geçirme
recording
(isim) kayıt, kayda geçme, ses kaydı, zapta geçme, bant
recording
(Askeri) (INTELLIGENCE) HABERLERİN KAYIT VE SINIFLANDIRILMASI (İSTİHBARAT): Haber ve bilgilerin istihbarat bakımından işlemini kolaylaştırmak maksadıyla sistemli bir şekilde sınıflandırılması ve düzenlenmesi
recording
{s} zabıt
recording
{i} kayda geçme
recording
{i} zapta geçme
recording
{i} (kaset, plak v.b.'ne ait) kayıt
recording
{s} yazıcı
Englisch - Englisch
recording
signal encoding something (e g , picture or sound) that has been recorded

    Silbentrennung

    sig·nal en·cod·ing some·thing (e g , pic·ture or sound) that has been recorded

    Aussprache

Favoriten