Tom'un kötü bir görüşü var.
- Tom has bad eyesight.
Görüş yeteneğim bozulmaya başlıyor.
- My eyesight is beginning to fail.
O, o kazada görme duyusunu kaybetti.
- He lost his eyesight in that accident.
O, görme duyusunu bir kazada kaybetti.
- He lost his eyesight in an accident.
Benim iyi görme yeteneğim var.
- I have good eyesight.
O görme yeteneğini kaybetti.
- He lost his eyesight.